Konuya girmeden kısa bir açıklama yapmak isterim. İnsanoğullarının büyük hayatı olduğu halde, başarılı olamayan insanlar olduğu gibi, küçük hayatlarında çok başarılı insanlar da vardır.
Başarıya doğru ilerlemek için yapmanız gereken, ilk şey olduğunuz yerde durmamanızdır. Başarı için ilk evvel hedef olmalı ve planlamanız ona göre çizilmelidir.
Elbette geleceğimizin nasıl olacağı hususunda şans ve kaderin etkisi vardır.
Ancak dış etkenler ve çevre şartları aynı olmak kaydıyla, bir hedef belirleyerek o hedefe ulaşmak için var gücü ile çalışan bir insanın ulaşacağı sonuç ile hedefi olmayan yada verimsiz bir şekilde çalışan başka bir insanın ulaşacağı sonuç, plansız, hedefsiz ve verimsiz bir şekilde çalışanına göre planlı, amaçlı ve verimli çalışanın lehine olacak şekilde farklı olacaktır.
Doğuştan gelen bazı yetenekler dışında aldıkları eğitime ve bulundukları çevreye bağlı olarak insanların birbirinden farklı konumda bulundukları bilinmektedir. Bu yüzden, bir insan bilgisini artırarak, çevre ile iyi ilişkiler kurarak, erken kalkıp düzenli yaşayarak geleceğini etkileyebilir.
Kişisel hayat, stratejik planın yapılması ve uygulanması kişisel geleceğine yatırım yapılması demektir.
Yapılan araştırmalardan çıkan genel bir eğilime göre, kişisel hayatta şansın önemli bir faktör olduğunu ve onun üzerine bir şey yapılamayacağı inancı yaygındır. Diğer taraftan hayatta başarılı olan insanların çoğu, kendi talihleri üzerinde etkili olabilecek bazı kontrol mekanizmalarının kullanabileceğini inanırlar. Her ikisi de doğrudur. Fakat eksiktir.
Kişisel hayat planının nasıl yapılacağı tartışılmadan önce, geleceği etkileyecek olayların iyi değerlendirilerek geleceğin yönlendirileceği görüşünün gelecek üzerinde şansın etkili olduğu görüşünden daha çok dikkate alındığı bilinmelidir.
Planlı yaşam stratejisine ihtiyaç vardır. “ kendi geleceğime nasıl yatırım yapabilirim?” Gelecekte nasıl bir hayatın olmasını istiyorum ve bu hayatı nasıl gerçekleştirebilirim?” böyle sorular bir kişi tarafından kendi kendine sorulduğu zaman, problem zihninde duraksar, kişi bir an ne yapacağını kestiremez.
“ Nereden başlarım? Kişiliğimin, çevremdeki şartların ve gelecekteki umutlarımın hangi öğelerini göz önünde bulundurmalıyım?” gibi sorular zihninde dolaşır durur ama bir sonuca ulaşamaz.
Elbette hayal kurabiliriz; fakat kurulan halleri nasıl gerçekleştirebiliriz?
Uygun bir planlamayla bir insanın kendi geleceğini etkileyebilmesi muhtemeldir. Kişisel memnuniyetin ne anlama geldiğini tanımlamak kolay değildir. Ve zamanla değişecektir.(1) “Hayat boyu kişisel memnuniyetin en iyi duruma getirilmesi” dediğimiz yere başka amaçlar girilebilir. Örneğin; başarılı bir hukukçu olmak, Araştırmacı Yazar olmak istemek, vb. şeklinde sıralayabiliriz
Bu model kişisel hayat planları kadar mesleki hedefler içinde uygundur.(2) hayat boyu kişisel memnuniyeti en iyi yapmanın unsurlarını belirlemek.
Kişinin kişisel memnuniyetinin nasıl değiştirileceği hususunda dikkate alınması gereken temel unsurlar kişiden kişiye değişebilir. Unsurlarının belirlenmesinin Planlamada çok önemli bir adım olması
Planı yapan kişi bu unsurların hepsini dikkate alamaz; ancak en önemli olanları değerlendirmeye almalıdır.
Hedefler detaylı olarak değil deneme amacıyla belirlenmesi ve gerektiğinde değiştirilebilir olmalıdır. Amaç belirlendikten sonra durum kontrolü yapılmalıdır.
Geçici olarak belirlenen bu amaçlar daha sonra kişinin beceri ve zaafları ile çevresel fırsat ve tehditlerin durumuna göre değerlendirilmelidir.
Amaçlar bir defa belirlendikten sonra onları gerçekleştirmek için stratejilerin tanımlanması ve değerlendirilmesi işlemine geçilir olmalı,
Daha sonra stratejilerin güvenilirlikleri elbette değerlendirilmelidir. Stratejideki beklentilerine sıkı bir şekilde bağlı olacaktır.
Kişisel plan için dört temel şart vardır. Eğer yapılan planın faydalı olması isteniyorsa, dört temel şart izlenmelidir.
1- Birincisi plan mutlaka yazılı olmalıdır. Yapılan plan çalışması serbestçe hareket ederek yapılamaz. ( yazılı ve belli kurallar dâhilinde yapılmadır.)
2- Her faaliyet çok fazla detaydan kaçınarak yapılmalıdır. Planın karmaşık olması, onun içinden çıkılamaz ve yönetilemez hale getirir.
3- Plan uygulanabilir olmalıdır. İyi planlamak ve kararlı olmak şartı ile şu an ulaşılması zor olan hedeflere şansında yardım etmesiyle uzun vadede ulaşmak mümkün olabilir.
4- Plan yılda bir defa veya en az iki yılda bir yeniden yapılmalı ve gözden geçirilmelidir.
Sadece plan yapmış olmak için hazırlanan planların etkili olmadığı bilinmelidir. Düşünmek dünyanın en zor işidir. Düşünen insanlar bir bakıma zoru gerçekleştirmiş olurlar. Ancak; başarılı olan insanlar düşündürdüklerinin gerçekleştirmek üzere harekete geçenlerdir.
Ayrıca, şansın bir amaca ulaşmak için harekete geçenlere ve cesaretli olanlara güldüğü de unutulmamalıdır.
Kesin olamayan yolda kesin bir kararlılıkla yürümeniz gerekir. Aksi takdirde başarıdan bahsedemeyiz.
Her başarı, başarısızlıktan size kötü davranan insanlardan alınmış güçlü bir intikamdır.
Türk milleti olarak, zor günlerden geçmekte olduğumuzu söylemekte beis görmüyorum.
Ülke kalkınmasının eğitimden geçtiğini inkar etmek mümkün değildir.
Eğitim, Kültür ve Sosyal adalet politikaları tarafından da desteklenen ciddi ve akılcı bir kalkınma seferberliğini gerçekleştiremezsek, Türkiye’yi ve Türkleri daha hazinli günler beklemektedir. Üniversitelerimizde tamamen araştırmaya ve incelemeye dayalı bir eğitim yapılmalıdır. Bunun içinde gerekli destek sağlanmalıdır. Her şey evvel başarı Üniversite açmakla olmuyor.
Aksi takdirde, Üretmekten mahrum, sürekli tüketen toplumların sonu hüsrandır.
“Cehalet gafleti. Gaflet ataleti, atalet sefaleti, sefalet felaketi getirir. En büyük bilgelik neyi ihmal etmemek gerektiğini bilmektir.”
Topluma benimsetmek istenilen görüş, önce benimsetmek tarafından yaşanmalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder