9 Ekim 2011 Pazar

Eşrefoğlu Dergisinden bir konu; "HOCA AHMET YESEVİ VE İZBASARLARINDA HOŞGÖRÜ"

04 Ekim 2011 Salı, 23:06 tarihinde Seyit Karakaya tarafından eklendi

           HOCA AHMET YESEVİ VE İZBASARLARINDA HOŞGÖRÜ 
                                                                                                                    Namık Kemal ZEYBEK

            Hoca Ahmet Yesevi “İslam Tasavvufu ile Türk Töresinin bileşimini yaparak Orta Asya’da Müslümanlığı yayan “Ulu Ata”dır. Türkler arasında İslam’ın ve doğru İslam’ın yayılmasında en önemli yer O’nundur.”
            1- Allah aşkı 2- İnsan sevgisi 3- İçtenlikli Müslümanlık 4- Kadına toplum içinde değer vermek 5- Emeği esas almak 6- Başka inançlara hoşgörü ve 7- Bilimi dinin temeli yapmak yesevi öğretisinin esaslarıdır.
            Ahmet Yesevi Divanı Hikmet adıyla bilinen eserine “Bismillah diyerek hikmet söyledim; taliplere dür ve gevher saçtım” diye başlıyor. Dür ve gevher dediği Ayetler ve Hadislerdir. Yani Kuran Ayetleri ve İslam Peygamberinin sözleri ve ilk hikmet takip eden yedi hikmetle diyor ki:“Allah’a varan yol insandan geçer. Tanrı Elçisi garip, fakir, yetimlere çok ilgi gösterdiği ve onlara yardım ettiği için Allah’a ulaştı; en yüce makama çıktı; miraç gerçekleşti.”
            Yani insana hizmet en kutlu ibadettir. Çünkü insan alemlerin özü ve yaratılmış en kutlu varlıktır. Bu yüzden insanı incitmek ise günahların en büyüklerindendir.
            İşte Yesevi’den bir hikmet:
            “Sünnet imiş kafiri de incitme! Katı kalpli kalp kırıcıdan Allah şikayetçidir.”
            Yesevi yolunda “Hakikat” kapısının 10 makamından biri de “kimseyi incitmemek”tir.
            Yesevi’nin ana kaynağı Kuranı Kerimdir. Yüce kitapta Allah şöyle buyuruyor:
            “Eğer Rabbin dileseydi yeryüzündeki insanların hepsi iman ederdi. Öyle ise sen, inanmaları için insanları zorluyor musun ?”(Yunus 99)
            “Sizin dininiz size, benim dinim bana” (El-Kâfirun 6.)
            “Herkesin dini kendine” dinler arasındaki hoşgörünün ve din mensupları arasındaki ilişkinin temeli olmalıdır, diyorum.
            Ahmet Yesevi yolundan yetişen O’nun izbasarlarının en önemlileri Orta Asya’da Hakim Ata Süleyman Bakırgani, Anadolu ve Balkanlarda Hacı Bektaş Veli ve Yunus Emre’dir.
            H. Ahmet Yesevi’nin hayatı miladi 12. yüzyılı aşıp, 13. yüzyıla ulaşmıştır. 13. yüzyılı ve sonrasını ise onun binlerce öğrencisi aydınlatmıştır.
            Hakim Ata, Piri’nin yolundan giderek yazdığı hikmetlerde “Hazret Sultan’ın   Hıristiyanlar, Yahudiler ve Moğollarla ilgilendiğini yazıyor.” Yesevi dergah’ında dağıtılan aşı almak için kimseye dini, mezhebi, tarikatı, milliyeti sorulmazdı. İnsan olan herkese yardım edilirdi.
            Hacı Bektaş Veli aynı anlayışı Anadolu’ya taşıdı. “İncinsen de kimseyi incitme!” sözü çok bilinen ve tekrarlanan bir sözdür.
            Yunus Emre bir Yesevi izbasarı ve Hikmet geleneğinin en önemli şairidir. Onun şiirlerinden seçtiklerimiz Yesevi Yolu’nun ve izbasarlarının hoşgörü kültürünü en açık şekilde ortaya koyar:
            Yetmiş iki millete kurban ol âşıkisen… Tâ aşıklar safında imâm olasın sâdık…
Yetmiş iki millete suçum budur hak dedim… Korku hıyanetedir ya ben niçün korkarım...
“Cümle yaratılmışa bir göz ile bakmayan… Halka müderris ise hakikat de âsidir…
            Yunus Emre der hoca gerekse var bin hacca… Hepisin den iyice bir gönül’e girmektir...
Gönül çalabın tahtı çalap gönül’e baktı… İki cihan bedbahtı kim gönül yıkar ise…
Gelin tanış olalım işi kolay kılalım… Sevelim sevilelim dünya kimseye kalmaz…”
Yesevi yolu asırlar boyunca birbirini izleyen altın zincir halkaları gibi günümüze kadar sürüp gelmiştir.
Kazakçanın en büyük şairi büyük aydınlatıcı Abay’ın bu konudaki şiiri ile konuşmamı bitiriyorum.
“Sevgiyle yarattı Adem soyunu… Sen de sev Allah’ı canından çok… Adem soyunun hepsini sev kardeşimdir diyerek…”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder